Fotoğraf makinleri görüntüleri mekanik olarak çoğaltma imkanı tanıyan, teknik bir araç mı, yoksa bireyin sanata olan ilgisini anlatmaya yarayan bir aracı olarak mı algılanması gerektiği sorusunu sanatçıya, fotoğrafçıya ve eleştirmenlerin zihnine empoze eden bir olgu da diyebiliriz.
Fotoğrafın sanat olup olmadığı tartışmaları fotoğrafa farklı bir boyut kazandırmıştır.
Her bir kare; anları, coğrafyaları, renkleri ve farklı kültürleri sembolize eder. Dolayısıyla bu kareleri incelemek, hikayelerini merak etmek bizi düşüncelerden uzaklaştırıyor da denebilir. Sizlerle bir yolculuğa çıkalım…
“İzzet Keribar: Renklerin Yolculuğu” sergisi, 25 Mayıs 2025’e kadar İstanbul Modern’de sanatseverlerle buluşuyor. Sergi, sanatçının Türkiye ve dünyanın çeşitli bölgelerine yaptığı seyehatler ile izleyicileri farklı zaman ve mekânlarda renkli bir yolculuğa davet ediyor. Sergi; renk, ışık, doku ve grafik unsurlar gibi biçimsel ögeleri öne çıkarırken, sanatçının yıllar içindeki değişen tarzını da gözler önüne seriyor.
Sanat hayatının farklı evrelerini simgeleyen bu seçki; İstanbul ve Güney Kore fotoğrafları başta olmak üzere, 1980’lerde fotoğrafa dönüşünden itibaren günümüze kadar uzanan çalışmalarını kapsıyor.
Sergi, Keribar’ın Türkiye ve dünyanın çeşitli bölgelerine gerçekleştirdiği seyahatler sırasında çektiği, özellikle renk, ışık, şekil, doku ve kompozisyon gibi biçimsel özellikleriyle öne çıkan fotoğraflarını içeriyor. Hem ülkemizde hem de dünya genelinde çektiği manzara, portre ve sokak fotoğrafları ile yarı-soyut grafik çalışmalarından oluşan 120’nin üzerindeki yapıtı inceleyebileceksiniz.
Dolayısıyla Keribar’ın başarısı, ışık, renk, şekil, biçim ve doku gibi unsurların hassas dengesiyle oluşturduğu kompozisyonları izleyicilere kolayca çekilmiş gibi hissettirmesi ve tek bir fotoğrafla meselenin özüne inmesidir. Çalışmalarıyla dünyayı anlamaya çalışırken, ortaya çıkardığı görüntülerle evrensel bir dil oluşturuyor. Kısacası, dünya değişmeden önce bir albüm oluşturmaya gayret ediyor.